Hesperian Health Guides
Haklar ve adalet için mücadele
HealthWiki > Topluluk için Çevre Sağlığı Rehberi > Bölüm 4: Çevre hakları ve adalet > Haklar ve adalet için mücadele
Zehirli gaz sızıntısının olduğu yer bugüne kadar temizlenmedi; terkedilmiş fabrika, bir felaketin ölü bir hatırlatıcısı gibi yerinde duruyor. Zehirli kimyasal yığınları açık havada, şehrin altındaki yeraltı suyu da zehirli bir vaziyette duruyor. Pek çok insan, sağlık problemleri için gerekli olan tıbbi tedaviyi asla almadı. Bundan dolayı, Bhopal halkı felaketi geçmişte olup bitmiş bir şey olarak düşünmüyor. Felaketi, her gün yüz yüze kaldıkları, devam edegelen bir durum olarak görüyorlar.
Böcek öldürücü fabrikası Union Carbide adında çok uluslu bir şirket (pek çok ülkede faaliyet gösteren büyük bir şirket) tarafından kurulmuş. Felaketten sonra hayatta kalanlar, çok az zarar gördüklerinin doğru olmadığı kanısındaydılar. Etkilenen kişilerin hastalıklarını tedavi ettirecek ya da kalıcı bir işi olmayan aile üyelerine bakacak parası yoktu. Şirketin sorumluluğu üstlenmesini istiyorlardı. Fakat Union Carbide, felakete fabrikadaki bir işçinin neden olduğunu söyledi ve sorumluluk almaktan kaçındı.
Haklar ve adalet için uğraşan diğer insanlar gibi, Bhopal’de felaketten etkilenen insanlar da, yoksulluğun sadece sorunlarını ağırlaştıran neden değil, felaketin oluşmasında temel etken olduğunu biliyorlardı.
Felaket niçin oldu?
Bhopal felaketi, asla olmaması gereken korkunç bir olaydır. Fakat, korkunçluğu kadar, sürpriz de değildi. “Ama neden..?” aktivitesi, Bhopal felaketinin ana nedenlerini anlamamıza yardım edebilir.
Dünyanın her yerinde şirketler çevreyi kirleten fabrikalarını, zehirli atıklarını ve diğer tehlikeli endüstriyel projelerini, yoksulluk ve düşük statüye en fazla maruz kalan insanların bulunduğu yerlerde inşa ederler. Bu yolla fakir ülkeler ve topluluklar zehirli endüstriler, ürünler ve kirlilik için atık alanı olur.
Bhopal’de adalet için uluslararası kampanya
Bhopal gaz sızıntısından sağ kalanlar, bu hadiseye dikkat çekmek ve şirketi sorumlu kılmak için birlikte çalıştılar. Açlık grevleri organize ettiler ve sesleri duyulana kadar bir şey yemediler. Susuz ve yiyeceksiz olarak başkente kadar 750 kilometre (466 mil) birlikte yürüdüler. Adalet istemek için ulusal başkente de topluca yürüdüler. Kadınlar, başbakanlığın önüne çadır kurdu. Burada 3 ay boyunca kamp yaptılar. Şafaktan alacakaranlığa kadar isteklerini şarkılarla ifade ettiler.
Bu felaketten birkaç yıl sonra mahkeme Union Carbide’in Hindistan hükümetine 470 milyon dolar ödemesine karar verdi. Bu önemli bir zaferdi, fakat yeterli değildi.
Bu paranın önemli bir kısmı sağ kalanlara ulaşmadı. Hemen sonra, Union Carbide, Dow Chemical isimli bir diğer çok uluslu şirkete satıldı. Dow Chemical hem sorumluluk üstlenmeyi hem de etkilenen insanlara tedavi yardımında bulunmayı reddetti. Ne felaketin olduğu ülke olan Hindistan hükümeti, ne de her iki şirketin merkezi olan ABD hükümeti, felaketin sorumluluğunu üstlenerek adaleti yerine getirmeye istekliydiler.
Hayatta kalanlar adalet için çabalarını devam ettirme amacıyla uluslararası bir kampanya organize ettiler. Öğrenciler, çevre grupları ve insan hakları örgütleri ile ortaklaşa organizasyonlar oluşturdular. Dünyanın her tarafından insanlarla dayanışma neticesinde, Bhopal’de hayatta kalanlar adalet isteklerini Union Carbide ve Dow Chemical şirketlerinin merkezine ilettiler. Şikâyetlerine dikkat çekmek için diğer kişileri de açlık grevi yapmaya yönlendirdiler. Üstelik ailelere destek verdiler, kendi sağlık bakımlarını organize ettiler, diğer zehirli felaketlerin kurbanlarına ve hayatta kalanlarına destek verdiler.
Bhopal’de adalet kampanyasının sloganı “Bhopal, bir daha asla!” idi. Amacı, gelecekte benzer çevresel felaketlerin olmasını engellemekti. Çabalarını uluslararası alana taşıyarak, zehirli maruziyetin uzun dönem etkileri hakkında dünyaya önemli bir ders verdiler. Bhopal’de hayatta kalanlar endüstriyel kazaların herhangi bir zamanda ortaya çıkabileceğini ve fakir halkın diğerlerine göre buna daha fazla maruz kalabileceğini gösterdiler. Onların hak ve adalet için çaba göstermeleri herhangi bir yerdeki toplum örgütleyicileri için bir model oldu.